İran Cumhurbaşkanı Seyyid İbrahim Reisi bugün, İslam Devrimi zaferinin 43. yıldönümü münasebetiyle Tahran’daki yabancı ülkelerin büyükelçileri ve temsilcilerini kubul etti.
Cumhurbaşkanı Reisi bu görüşmede yaptığı konuşmada, “İran her zaman iyi komşuluk ilişkilerini güçlendirmeye yönelik ilkeli politikasını vurgulamakta ve kalıcı güvenliğin sadece barış ve işbirliği ile sağlanacağına inanmaktadır” dedi.
Reisi, “Başta komşularımız olmak üzere dünya ülkeleriyle ilişkilerdeki yaklaşımımız taktik değil, stratejik bir meseledir” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Reisi, 13. hükümetin göreve başladığından bu yana komşuları ve diğer uluslararası ortakları ile dostane ilişkilerini güçlendirmedeki samimiyetini kanıtladığını belirterek, “Bölgesel ve bölge ötesi güvenlik ve istikrarın korunması ve karşılıklı ihtiyaçların karşılanması için ikili ve çok taraflı işbirliğinde yeni bir sayfa açmaya çalışmaktayız” ifadelerinde bulundu.
Reisi konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu doğrultuda İran-Çin 25 Yıllık Kapsamlı İş Birliği Anlaşması'nın önemli bir bölümünü uygulamaya başladık. Rusya ile de benzer bir anlaşma gündemimizde. Avrasya Ekonomik Birliği ile işbirliğimizi güçlendirdik ve Şanghay İşbirliği Örgütü'nün daimi üyesi olduk. Ayrıca tüm komşularımızla ilişkilerimizi geliştirmek için etkin adımlar attık, limanları ve transit koridorları güçlendirerek komşularımızla işbirliğinin gelişmesinin önünü açtık."
Birçok sultacı gücün İran'ın hak ettiği konuma gelmesini engellemeye çalıştığına dikkat çeken Reisi, “İran bunlara rağmen, zengin tarih, medeniyet ve kültürüyle bölge ve dünya siyasetinde yadsınamaz bir gerçek, dost bir ülke, güvenilir bir ortak ve komşu ve diğer uluslararası ortaklarıyla ekonomik işbirliği için özel bir odak noktasıdır” diye kaydetti.
Reisi, İran’ın her zaman nükleer faaliyetlerinin tamamen barışçıl olduğunu ve çeşitli enerji, sanayi, tarım ve tıp alanlarında yasal fayda sağlamak amacıyla olduğunu ilan ettiğini ve belirsizlikleri gidermek için hatta taahhütleri ötesinde bazı eylemleri kabul ettiğini ifade etti.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA) da defalarca bu konuyu vurguladığını belirten Reisi, “Herkes İran’ın hiçbir zaman müzakere masasını terk etmediğini ve her zaman ciddiyetle müzakere masasına oturduğunu biliyor” diye konuştu.
Reisi, “Mevcut durum ABD ihlallerinin ve eylemsizliğinin ve bazen de bazı hükümetlerin, Washington’un uyguladığı kötü niyetli politikalarına eşlik etmesinin sonucudur. Avrupa’nın itibarı İran halkı ve hükümetinin gözünde tarihi bir sınavla karşı kaşıyadır. Onlar İran milletine yapılan zulümlerden sorumludur.” dedi.
yorumunuz